Megadeth'in İstanbul Macerası
Bu yazı 03.07.2024 tarihinde reportare.com sitesinde yayınlanmıştır. Megadeth ile tanışmamız tam 40 yıl öncesine kadar gider. O yıllarda ben ergenlik sivilcelerim, borazan gibi sesim (hoş o pek değişmedi ama neyse), müzisyen olma hayalleri kuran yeni bir ağır metalci olarak Amerika'dan yükselen Thrash Metal rüzgarına kapılmış bir lise öğrencisiydim. Dave Mustaine ise başta Metallica olmak üzere tüm dünyayla kavgalı, kafası hep dumanlı, bazen agnostik bazen ateist, agresif, biraz da gizemli, metal tanrılarının yanına adını yazdırmaya namzet genç bir adamdı. Yıllar ilerlerken ben sivilcelerimden kurtuldum, müzisyenlik işi başlamadan tamamlandı, diplomalar aldım, iş bulup çalıştım, bulduğum işlerden ayrıldım, iş kurdum, evlendim, çoluk çocuğa karıştım. Mustaine'de adını metal tanrılarının en üst sırasına yazdırmayı başardı, Metallica ile olan buzları eritti, çoluk çocuğa karıştı, grubu bir dağıttı bir yeniden kurdu, bourbon yerine yeşil çay içmeye, kafa yapıcılar yerine sağlı